Şirketlerin büyüme stratejilerinde önemli rol oynayan iştirakler ve yapıları hem büyüme fırsatları sunar hem de yeni pazarlara giriş imkanı sağlar. İştirak, genel olarak bir şirketin başka şirketin sermayesine katılarak hissedar olması anlamına gelir. Şirketler, yeni pazarlara girmek, faaliyetlerini genişletmek veya mevcut riskleri dağıtmak amacıyla iştirak yapıları kurabilir. İştirak türleri ise şirketlerin stratejilerine göre farklı şekillerde düzenlenebilir. Peki iştirak türleri neler? İştirak kuruluş sürecinde nelere dikkat etmeli? Gelin, iştirak yapılarının avantajlarını, işleyiş yapısına ve tercih edilme nedenlerine birlikte bakalım.
İştirak Nedir?
İştirak, bir şirketin başka bir şirketin belirli oranda hissesine sahip olduğu ortaklık türüdür. Hisse oranı genellikle şirkete belirli söz hakkı ya da yönetim kontrolü sağlayacak ölçüde yüksek olabilir. İştirak yapısı, holding şirketlerinin en sık başvurduğu stratejik adımlardan biridir ve şirketin yeni pazarlara giriş yaparken risklerini minimize etmesine olanak tanır. Yani yapı gereği bir şirket başka bir şirkete yatırım yaparak o şirketin faaliyetlerinden finansal fayda sağlar. Böylece şirketler arasında iş birliği sağlarken aynı zamanda uzun vadeli büyüme stratejilerinin parçası olarak kullanılır. Fakat doğrudan satın alım olmadığı için iki şirket arasında daha rahat bağ oluşturur ve bu bağ genellikle finansal çıkarlar üzerinden yürütülür. İştirak kavramı genellikle sermaye piyasaları ve şirket birleşmeleri gibi konularla yakından ilişkilidir, global iş dünyasında ise geniş bir yelpazede kullanılır.
İştirak Türleri
Şirketlerin stratejik planlarına göre farklı türlerde organize edilebilen iştirakler, hissedar olunan şirketteki hak ve yetkiler açısından farklılık gösterir. Başka bir şirkette iştirak sayesinde pay sahibi olması, büyüme stratejileri, pazarlara açılma ve risk yönetimi açısından farklı şekillerde gerçekleştirilebilir. Bu tür iştirakler, genellikle şirketin yönetim kontrolünü sağlayıp sağlamadığına, katılım oranına ve işbirliği seviyesine göre değişir. Şirketlerin stratejik hedeflerine uygun olarak tercih ettikleri iştirak modelleri uzun vadeli başarılarını da belirler.
Doğrudan İştirak
Bir şirketin başka bir şirketin hisselerine doğrudan sahip olması anlamına gelir. Doğrudan iştiraklerde, şirkete ait hisse oranı yüksekse hissedar şirket yönetim kararlarında aktif rol oynayabilir. Genellikle stratejik iş birlikleri veya sektörel genişleme hedefleriyle gerçekleştirilir. Şirketler, faaliyet alanlarında rekabet avantajı sağlamak veya yeni pazarlar kazanmak amacıyla doğrudan iştirakler oluşturabilir. Örneğin; teknoloji firması başka teknoloji start-up'ına doğrudan iştirak edebilir ve böylece inovasyonlarını artırabilir.
Dolaylı İştirak
Bir şirketin doğrudan değil, üçüncü şirket aracılığıyla ortak olmasıdır. Bu durumda hissedar olunan şirketin yönetimine doğrudan müdahale edilmez; ancak dolaylı yoldan etki sağlanabilir. Genellikle holdingler veya büyük yatırım şirketlerinde görülür. Dolaylı iştirakler, geniş yatırım portföyüne sahip şirketler için riskin daha geniş alana dağıtılmasını ve sermaye kaynaklarının verimli kullanılmasına katkı sağlar. Örneğin; holding hem enerji sektöründe hem de finans sektöründe dolaylı iştirakler aracılığıyla faaliyet gösterebilir. Böylece herhangi bir sektörde yaşanan dalgalanmalar holdingin genel finansal performansını daha az etkiler.
Bağımsız İştirak
Şirketin diğer şirket hisselerinin %50’sinden daha azına sahip olması durumunda bağımsız iştirak oluşur. Dolayısıyla şirketin yönetiminde doğrudan söz hakkı sınırlı olabilir. Ancak şirket stratejik ortaklıklarla kâr payı ve finansal kazanç elde edebilir. Bağımsız iştirakler, genellikle riskli ya da yeni pazarlara temkinli giriş yöntemi olarak tercih edilir.
Bağımlı İştirak
Şirketin, başka şirketin hisselerinin %50’sinden fazlasına sahip olduğu iştiraktir. Hissedar olan şirket diğer şirkette tam kontrol sahibi olarak stratejik kararlarda aktif rol alabilir. Çoğunluk iştirakleri genellikle büyük birleşmeler ve satın almalarla sonuçlanır, yönetim hakimiyetini sağlar. Şirketler, rakiplerini devre dışı bırakmak veya sektördeki liderlik konumunu güçlendirmek amacıyla çoğunluk iştirakini tercih eder.
İştiraklerin Kuruluş Süreci
İştiraklerin kurulması, dikkatli planlama ve strateji gerektirir. Çünkü süreçte şirketler hem yasal prosedürleri yerine getirir hem de sermaye planlaması yapar. İştirak için atılacak ilk adım şirketin stratejik hedeflerine uygun sektör ya da şirket belirlenmesidir. Hedefler genellikle büyüme, rekabet avantajı elde etme veya yeni pazarlara giriş yapma amacına yönelik olur.
Daha sonra ise hisse alım süreci başlar. Şirket, belirlediği diğer şirketin hisselerini alarak iştirak yapısını oluşturur. Hissedar olunan şirkette yönetim kurulunda temsil edilme ve stratejik karar süreçlerine katılma hakkı kazanılır. Uzun vadeli strateji olarak görüldüğü için genellikle büyük sermaye yatırımları gerektirir.
Yasal prosedürler ise iştirak sürecinin üçüncü önemli adımıdır. İki şirket arasında yapılan resmi ortaklık sözleşmeleri, iştiraklerin işleyişini güvence altına alır. Tarafların hak ve yükümlülükleri açıkça belirtilir, bu da olası hukuki anlaşmazlıkları engeller. Özellikle uluslararası iştiraklerde yasal süreçler daha karmaşık olabileceğinden farklı ülke hukuk sistemlerine uyum sağlanması gerekebilir.
İştiraklerin Avantajları Nelerdir?
İştirakler, genellikle daha büyük ya da finansal güce sahip şirketlerin, daha küçük ya da gelişmekte olan şirketlere yatırım yaparak güçlerini birleştirmesiyle gerçekleşir. Hem yerel hem de uluslararası pazarlarda, farklı sektörlerde faaliyet gösteren her ölçekteki şirket iştirak yoluyla yeni fırsatlar elde edebilir. Bu nedenle, iştirak yapısı, şirketlerin operasyonel esneklik kazanması ve rekabet avantajı elde etmesi için tercih edilen bir stratejidir. İştirak yapısından faydalanarak siz de şu avantajlara sahip olabilirsiniz:
- İştirak yapıları, şirketlerin farklı sektörlerde veya pazarlarda faaliyet göstermesine olanak tanır. Böylece risklerin tek bir alana yoğunlaşmasını engeller. Şirketler pazarda yaşadıkları olumsuzlukları, başka sektörde elde ettikleri başarılarla dengeleyebilir.
- Bir şirketin başka ülke ya da sektörde faaliyet gösteren şirkete iştirak etmesi, o pazara daha kolay giriş yapmasını sağlar. Yeni pazarlara giriş, genellikle yüksek maliyetli ve riskli bir süreç olabilir; ancak iştirak yapısı, bu riskleri minimuma indirir.
- İştirakler, şirketlerin finansal gücünü artırabilir. Başka şirketin hisselerine sahip olmak, o şirketteki kâr payı dağıtımlarına katılma ve uzun vadede değer artışından faydalanma anlamına gelir. Bu sayede şirketler sermayelerini güçlendirir, büyüme fırsatlarını daha etkin kullanabilir.
Orka Muhasebe Programı
Şirketinizin büyüme stratejilerine uygun bir iştirak yapısı oluşturmak veya iştirak süreçlerinizle ilgili detaylı bilgi almak için, Orka Bilgisayar uzmanlarından her zaman destek alabilirsiniz. Finansal yönetim, sermaye artırımı ve iş süreçleri hakkında profesyonel danışmanlık için bize ulaşabilirsiniz.